esular logo

Susam Yetiştiriciliği Nasıl Yapılır?

24 Ekim 2025 Akıllı Sulama Sistemleri

Susam Yetiştiriciliği Nasıl Yapılır?

Susam Yetiştiriciliği, dünya genelinde yaygın olarak yapılan önemli bir tarım faaliyetidir. Pedaliaceae ailesine ait olan susamın anavatanı Afrika’dır. Ancak günümüzde tropikal ve subtropikal bölgelerde, özellikle Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yetiştiriciliği yapılmaktadır. Susam bitkisi, tek yıllık bir bitki olup, 30 ila 125 cm arasında değişen boylara ulaşabilir. Dik büyüyen ve sık tüylü gövdesi olan susamın tohumları, %50 ila %60 arasında değişen yağ oranıyla dikkat çeker. Tarım açısından susamın önemi oldukça yüksektir. Yüksek yağ içeriği nedeniyle susam, yağ endüstrisinde önemli bir rol oynamaktadır. 

Ayrıca susamın besleyici özellikleri ve çeşitli kullanım alanları, tarımsal çeşitliliği artırarak çiftçilere alternatif gelir kaynakları sunmaktadır. Susamın az su gereksinimi olan bir bitki olması, sürdürülebilir tarım uygulamaları için önemli bir avantaj sağlar. Susamın ekonomik değeri ve tarımsal öneminin yanı sıra, tarihsel ve kültürel açıdan da önemli bir yere sahiptir. Binlerce yıldır insanlar tarafından tüketilen susam, çeşitli medeniyetlerde ticari ve besinsel açıdan önemli bir yere sahiptir. Günümüzde de susam, dünya genelinde milyonlarca insan için besleyici bir gıda kaynağı ve ekonomik bir gelir kaynağı olarak önemini korumaktadır.

Susam Yetiştiriciliğinde İklim ve Toprak Yapısı

Susam, sıcak ve nemli iklimleri tercih eden bir bitkidir. Tropik ve subtropik bölgelerde, özellikle de sıcak bölgelerde başarılı bir şekilde yetişir. Gelişme döneminde sıcaklık ortalamasının 20 °C’nin altına düşmemesi ve tohumların çimlenmesi için toprak sıcaklığının en az 12-15 °C olması önemlidir. Çimlenme sürecinde aşırı yağışlar ve kuru rüzgarlar bitkiyi olumsuz etkileyebilir. Gece ile gündüz arasındaki sıcaklık farkları da gelişme süresini etkileyerek uzatabilir. Susam, genel olarak toprak seçiminde çok seçici değildir, ancak drenajı iyi olan, orta bünyeli, organik madde bakımından zengin ve kumlu-killi, alüviyal hafif topraklarda en iyi şekilde yetişir. Orta ağırlıkta ve humuslu topraklarda da başarılı olmasına rağmen, aşırı killi, kireçli ve çok taşlı, suyu fazla tutan topraklarda iyi gelişmez. Bu nedenle, susam yetiştiriciliğinde toprak özellikleri titizlikle değerlendirilmelidir.

susam-tarimi

Susam Nasıl Ekilir?

Susam ekimi için ilk adım toprak hazırlığıdır; toprağın iyi drenajlanmış, temizlenmiş ve işlenmiş olması gerekmektedir. Ardından gübreleme yapılır; toprak analizine dayanarak uygun gübreler seçilir ve toprağa uygulanır. Ekim zamanı Nisan ve Mayıs aylarında tercih edilir, tohumlar 2-4 cm derinliğe ve 20-30 cm mesafeye gömülür. Sulama, tohumların çimlenmesi için önemlidir ancak aşırı sulamadan kaçınılmalıdır. Bitkiler büyümeye başladığında düzenli bakım yapılmalı, ot kontrolü sağlanmalı ve gerektiğinde seyreltme işlemi uygulanmalıdır. Hasat zamanı bitkilerin sararması ve alt kapsüllerin dökülmesiyle belirlenir, hasat genellikle elle yapılır. Susam ekimi, her adımın titizlikle planlanması ve uygulanmasıyla başarılı bir şekilde gerçekleştirildiğinde yüksek verim elde edilebilir.

Susam Yetiştiriciliğinde Sulama

Susam, su ihtiyacı açısından orta seviyede bir bitkidir. Ancak, düzenli sulama uygulandığında verimliliğinin arttığı gözlemlenmiştir. Özellikle kıraç ve kışlık arazilerde ana ürün olarak yetiştirilmesi durumunda, sulama yapılmaksızın yetiştirilebilir. Ancak, ikinci ürün ekimi yapılacaksa, sulama işlemi mutlaka gerçekleştirilmelidir. İkinci ürün ekimi öncesinde tarlada yeterli nemin sağlanması için tav suyu verilmesi önemlidir. Bitkinin olgunlaşma sürecinde ise 1 ila 3 kez sulama yapılabilir. Ancak sulama işlemi yapılırken aşırıya kaçılmamalı ve bitkinin göllenmemesi için dikkatli olunmalıdır. Bu şekilde, susam bitkisi sağlıklı bir şekilde büyüyebilir ve yeterli verim elde edilebilir.

susam-bitkisi

Susam Yetiştiriciliğinde Gübreleme

Susamın kısa gelişme süresi, gübrelemenin zamanlaması açısından önemlidir. Gübrelerin tamamı ekimden önce son diskarasyon (sürüm) işlemi sırasında toprağa karıştırılmalıdır. Bu, tohumların çimlenmesi ve bitkinin erken büyüme aşamalarında gübrelerin kökler tarafından kullanılmasına olanak tanır. Susamın besin ihtiyaçları göz önüne alındığında, fosfor ve azot açısından zengin gübreler tercih edilir. Bu bağlamda, dekara 20-25 kg DAP (Diammonium phosphate) ve 15-20 kg amonyum nitrat gibi fosforlu ve azotlu gübrelerin kullanılması önerilir. DAP, bitkinin kök gelişimini teşvik ederken, amonyum nitrat da bitkinin erken büyüme döneminde hızlı büyüme sağlayabilir. Bu gübrelerin dengeli bir şekilde toprağa uygulanması, susam bitkisinin sağlıklı bir şekilde büyümesini ve yüksek verim elde etmesini destekleyebilir.

Susam Yetiştiriciliğinde Hasat

Hasat, bitkinin olgunlaşma sürecinin tamamlanmasıyla gerçekleştirilir. Hasat edilecek bitkilerin yaprakları ve kapsülleri sararıp kurumaya başladığında, tohumların olgunlaştığı anlaşılır. Bu dönemde alt kapsüller elle kırılarak tohumların renklerinde belirgin bir değişiklik görülür. Beyaz taneli susamlarda koyu sarı, kahverengi taneli susamlarda ise açık kahverengiye dönüşür. Hasat işlemi, genellikle bitkilerin en üst kısımlarından başlayarak yapılır. Bitkiler elle koparılarak toplanır ve bir araya getirilerek demetler halinde oluşturulur. Bu demetler, gölge bir alana konularak baskı altına alınır. Baskıdan alınan demetler daha sonra tokurcun işlemine tabi tutularak, tüm kapsüllerin çatlayıp tohumların serbest kalması sağlanır. Bu işlem için hava şartlarına göre belirlenen bir süre beklenir. Son olarak, çatlayan kapsüllerin içindeki tohumlar silkim işlemiyle ayrıştırılır ve toplanır. Hasat edilen susam tohumları daha sonra depolanarak işlenmek üzere hazırlanır. Bu süreç, doğru zamanda ve doğru yöntemlerle gerçekleştirildiğinde, yüksek kaliteli susam elde edilmesini sağlar.

susam-yetistiriciligi

Susam Yetiştiriciliğinde Görülen Hastalık ve Zararlılar

Susam yetiştiriciliğinde, en yaygın hastalıklardan biri solgunluktur. Solgunluk hastalığı, bitkinin yapraklarında sararma ve solma ile kendini gösterir ve genellikle nemli ortamlarda gelişir.

  • Kök çürüklüğü ise, toprakta aşırı nem veya kötü drenaj koşulları altında ortaya çıkar. Bu hastalık, köklerin çürümesine ve bitkinin zayıflamasına neden olur. 
  • Susam bakteri solgunluğu da yaygın bir hastalıktır ve bitkide sararma, solma ve genel zayıflık belirtileri gösterir. 
  • Yaprak leke hastalığı, susam bitkisinin yapraklarında kahverengi lekelerin oluşmasına neden olur ve genellikle nemli havalarda ortaya çıkar. 
  • Phyllody hastalığı ise, bitkinin çiçeklerinde anormal büyüme ve şekil bozukluklarına yol açar. 
  • Bunların yanı sıra susam alternaryası da görülen bir hastalıktır ve yapraklarda kahverengi lekelerin oluşmasına neden olur.
  • Susam yetiştiriciliğinde karşılaşılan zararlılar arasında bozkurtlar, susam güvesi, yaprak bitleri ve beyaz sinekler bulunur. Bozkurtlar, bitkinin köklerine zarar vererek büyümesini engeller ve genellikle toprak altında yaşarlar. Susam güvesi, bitkinin yapraklarını ve kapsüllerini zararlı böceklerdir ve genellikle bitkiyi zayıflatır. Yaprak bitleri, bitkinin yapraklarında yaşayan küçük böceklerdir ve bitkinin büyümesini ve verimini olumsuz etkiler. Beyaz sinekler de yapraklarda yaşayan zararlılardır ve bitkinin yaprak özsuyunu emerek zayıflamasına neden olurlar.

Hastalıklarla ve zararlılarla mücadelede, kültürel önlemler, kimyasal mücadele ve biyolojik mücadele gibi yöntemler kullanılabilir. Bitki sağlığını korumak ve verimi artırmak için düzenli olarak tarla kontrolü yapılmalı ve gerektiğinde uygun mücadele yöntemleri uygulanmalıdır.